Körfez savaşı, Anayasa fırlatma, Sultanahmet Bombaları, Reina Baskını, Esad, Mısır, Almanya, Amerika restleşmeleri, Kardak krizi, Apo krizi, 5 Nisan kararları, Rus uçağının düşürülmesi vs. Hepsi hikâye. En fazlası 3, olmadı 6 ay sürdü krizlerin. Peki ya pandemi?
İkinci seneyi dolduruyoruz. Turizm tarihinin gelmiş-geçmiş en kötü dönemiydi bu. Sektöre çok büyük hasarlar verdi. Büyük-küçük bir çok acente dayanamadı bu krize. Ya sektörü bıraktılar, ya da geçici olarak başka işler yapıyorlar. Esas sorun sektördeki “eleman kaybı.”
Hiç bir sektöre benzemez turizmdeki bu kayıp. 15-20 sene tecrübe ister, sabır ister, bilgi, kültür, zekâ ister, geceni, gündüzünü, bayramını, seyranını ister. Yol ister, yordam ister. İşte böyle birçok meslektaşımızı başka sektörlere kaptırdık. En önemlisi, bir daha geri dönmemek üzere kaybettik. Onlar artık çok daha az çalışarak çok daha fazla para kazanmanın mümkün olduğunu gördüler. Sadece ruhuna turizm bulaşmış benim gibi mazoşistler sektöre geri dönecektir.
Pandemi aşı ile birlikte düşme eğilimine girdi. Sektörde ufak ufak kıpırdanmalar başladı. Geçtiğimiz bayram yurt içi yapan meslektaşlarımız, tüm zamanların satış rekorlarını kırdılar. Incoming’de Türkiye’ye gelebilen ülkeler acenteleri, esnafı ve otelleri kısmi de olsa rahatlattı. Outgoing yapan acenteler ise kıpırdanmaya, eski elemanlarını geri çağırmaya başladılar. AB ülkeleri de tek tek Türklere kapılarını, konsoloslukları ise vize departmanlarını açmaya başladılar.
Hatta üç kağıdın ABC’sini yazan, iki sene önce “2023’e sizi TURA götüreceğim” deyip uçağı, oteli bile olmayan turları satan, TL bazında Amerika turu satıp dolara çeviren, ancak dolar yüzde 40 artınca turları iptal edip binlerce kişiden hiç bir şey yapmadan yüzde 40 kâr eden, resmi evrakta sahtecilik yapıp, müşterisine sahte sigorta poliçesi veren, isim hakkını kiraladığı duayen turizmci ölünce “Param nerede?” diye soran, tek kuruş geri ödemediği müşterilerine; “Paraların hepsini rahmetliye vermiştim” diyerek cennetin adresini gösteren bile, buradan götürüp Miami’de batırdığı paraları yerine koymak amacı ile Türkiye’ye dönmüş.
Kısaca, acenteciler, rehberler, çalışanlar hatta üç kağıtçılarımız bile hazır dostlar.
ViRA BiSMiLLAH…
Yazarın Diğer Yazıları
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.