Paris’teki Notre-Dame katedralini hepimiz duymuşuzdur. Bu katedral turistik amaçla veya iş için Paris’e gidenlerin de mutlaka uğradığı yerlerden biridir. Opera meraklıları bu katedralde geçen Opera’daki Hayalet’i de izlemişlerdir.
Ancak yine çok etkileyici olan bir Notre Dame katedrali daha olduğunu evvelsi hafta paylaştığım Strasbourg gezim sırasında öğrenmiş oldum. Nitekim, bu katedral, bu kente yolu düşenler ve sanat tarihi meraklıları dışında pek çok kimse tarafından bilinmez. Bu yazıyı hazırlarken de La Chat isimli yapay zekaya Fransa’da kaç adet aynı isimli katedral olduğunu sordum. Yanıt enteresandı. Bu isimde Fransa’da pek çok katedral ve kilise vardır, nedeni de Notre Dame kelimesinin Fransızca’da ‘Hanımefendimiz’ anlamına gelmesi ve bu bağlamda Meryem Ana’yı kastetmesidir dedi. Yani Doğu Hırstiyanlığı’nda Ayasofya kadar belki de daha yaygın bir isimmiş. Ayasofya tabii Hazreti İsa’ya aftedilen bir tanım; Kutsal Bilgelik.

Notre-Dame de Strassbourg’un yapımına 1015’de başlanmış ve ancak 424 yıl sonra büyük ölçüde tamamlanabilmiş. İnşaat süresi inanılır gibi değil. Mali sorunlar, siyasi karışıklıklar, Romanesk tarzda başlayan inşaatın daha sonra Gotik tarza dönüştürülmesine karar verilmesi, uygulanmasına başlanan Gotik mimarinin son derece karmaşık bir yapım tekniği gerektirmesi gibi nedenler katedralin bitişini sürekli geciktirmiş. Ayrıca fasattaki Gotik mimariye özgün süslemeler de olağanüstü zaman gerektirmiş olmalı.

Strasbourg’daki Notre Dame katedralinin kulesi 142 metre yüksekliğinde ve 19.yüzyılın ortalarına kadar dünyanın en yüksek binası unvanını taşıyormuş. Bugün bile Avrupa’daki katedraller arasında en yüksek kulesi olan üçüncü yapı. Ortaçağ’dan kalan en yüksek kule de bu katedrale aitmiş.
Daha yüksek kulesi olan katedraller, sırasıyla Kölner Dom (157.4 metre) ve Rouen Katedrali (142 metre). Aslında Avrupa’da en yüksek kulesi olan dini bina Almanya’nın Ulm kentindeymiş. Ancak 161.5 metre yüksekliğinde olmasına rağmen, bu bina hiç katedral/Dom unvanını almamış. Nedeni ise, Ulm’un tarihte hiç episkopal bir merkez olamamış, yani oraya bir piskopos atanmamış olması.
Yazımın bu aşamasında birkaç etimolojik açıklama yapmak istiyorum.
Piskopos ya da episkopos kelimesinin kökeni Yunanca: epi = üzerinde, skopos=gözetleyici, yani bölgenin en yüksek rütbeli dini amiri
Dom ve katedral kelimelerinin etimolojisine gelince… Almanca’da Dom olarak adlandırılan katedral kelimesinin kökeni Latinceymiş. Zira Latincede “domus” ev anlamına geliyormuş ve “Domus Dei” tanrının evi demekmiş. Zamanla Almanca’ya Dom olarak yerleşmiş. Katedral ise Yunanca kathedra, Latince cathedra kelimesinden türemiş (koltuk, sandalye, taht demekmiş ve piskoposun tahtının bulunduğu yer anlamına geliyormuş.)
Notre Dame de Strasbourg, kırmızı kumtaşı ile inşa edilmiş olduğundan, kendisine özgü bir kızıl rengi var. Katedral tek kuleli. Aslında projesinde iki kule varmış ama ikinci kule hiçbir zaman inşa edilememiş. Zaten binaya dikkatli bakarsanız vazgeçilen ikinci kulenin nereye inşa edilmesinin planlandığı da fark ediliyor.
Binanın yüksek tavanları, vitrayları ve orgu, ibadete gelenleri adeta psikolojik olarak ezmek ve tanrının evinde ne kadar küçük ve önemsiz oldukları hissine kapılmaları için tasarlanmış. Tıpkı pek çok dinde inşa edilen önemli ibadethaneler gibi.

Ancak benim açımdan bu katedralin en ilginç bölümü astronomik saatin olduğu yer oldu. Astronomik saatler, genellikle güneşin gökyüzündeki gerçek konumunu belirlemek, ayın evreleri ve pozisyonuyla ilgili bilgileri, bazen de tutulmalar gibi olayların zamanlarını göstermek amacıyla yapılırmış. Notre-Dame’daki ilk astronomik saat 14. yüzyılda yapılmış. Daha sonra 16. yüzyılda bilim ve mühendislikte ortaya çıkan gelişmelerle yenilenmiş. Bu katedralde bulunan astronomik saat ise 1843’de Jean-Baptiste Schwilgué tarfından yapılmış.

O dönemin mühendislik teknolojisinin bir harikası olarak kabul edilen saatte son derece karmaşık bir dişli sistemi var.
Saat dini bir yapı içerisinde olduğundan, bilimin yanı sıra dini sembollere de yer verilmiş. Örneğin her gün 12:30’da saatin üzerindeki figürler hareket ediyor, İsa’nın 12 havarisi sırasıyla yürüyor, bir iskelet figürü (ölüm) çanı çalıyormuş. Biz o saatte orada bulunmadığımızdan izleme olanağımız olmadı.
Strasbourg’a yolunuz düşerse Notre Dame’i ziyaret etmeyi ihmal etmeyin. Katedrali gezerken de astronomik saati görmeyi unutmayın. Yapabilirseniz doğru zamanda giderek astronomik saatin şovunu da izleyin.
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.