Türk havacılığının yeni uçağı Troy T200 ilk kez piste çıktı

Türk havacılık sanayisi bünyesinde son dönemde geliştirilen hava araçlarından eğitim ve genel maksat uçağı Troy T200, ilk kez taksi testini başarıyla gerçekleştirdi.

Bursa’da faaliyet gösteren UÇAKSAN, geliştirdiği eğitim ve genel maksat uçağıyla kısa süre önce motor çalıştırma gerçekleştirdi. Motor çalıştırma testlerinin ardından Troy T200 piste çıkıp yer testleri kapsamında ilk kez taksi yaptı. Yunuseli Havalimanı’ndaki başarılı taksi testi, Anadolu Ajansı tarafından görüntülendi.

UÇAKSAN Üst Yöneticisi (CEO) Emre Balcı, testin ardından yaptığı açıklamada, kendi şirketinde yazılım projeleri geliştirirken 4 yıl önce uçak projelerine başladığını söyledi.

Bir teknoloji şirketi olarak farklı teknolojiler üzerinde çalışmayı ve çözümler üretmeyi amaçladıklarını anlatan Balcı, “7-8 sene önce bir uçak simülatörü yaptım. Hareketli bir uçak simülatörüydü. 4 sene önce de bir uçak yapma fikri aklıma girdi ve bu projeye başladık. Uçağımız bugün aslında 4 senenin meyvesini verdi. Motor testlerinden sonra taksi testlerine de başladı. Başarıyla sonuçlandırdık. Bundan sonraki süreç artık uçuş testlerinde. Herhangi bir sıkıntı veya problem gözükmüyor. İnşallah bunu göklerde görmeyi hedefliyoruz” dedi.

Uçağa global bir isim olması dolayısıyla “Troy” ismini verdiklerini belirten Balcı, “Troy, Truva demek ve her dilde aynı yazılıyor, okunuyor. Uçağımızı global pazarda pazarlamak için bu ismi tercih ettik. Truva’dan dolayı Troy’un Türkiye olduğunu herkes biliyor. Bunun bir Türk ürünü olduğu bu şekilde anlaşılacak” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin bu alana çok geç girdiğini kaydeden Balcı, son 70 yıldır sivil alanda çok fazla uçak üretilmediğini dile getirdi.

Bu alana girdikten sonra çok geride kalmak istemediklerini vurgulayan Balcı, şöyle konuştu:

“Troy T200’le beraber üst segment bir uçak oluşturmak istedik. Uçağımız 750 kilogram, VLA sınıfı bir uçak. Diğerlerine göre farklı özellikleri var. Uçağımız tamamen karbon kompozitten oluşuyor. Herhangi bir metal kullanmadık. Bunun yanında titanyum alaşımlı iniş takımlarıyla 10 tona kadar bir vurma-kalkma sıkıntı çıkarmıyor. Uçağımız tamamen elektronik sistemlerle donatılmış, Garmin dediğimiz tamamen glass kokpit sistemler kullanıyor. Her şey elektronik kontrol ediliyor. Uçağın aynı zamanda emergency (acil durum) durumlarına karşı kendi paraşüt sistemi bulunmakta. Aynı zamanda akreditasyona uygun bir şekilde motorumuz da bulunmakta.”

Birçok görevi yerine getirebilecek

Troy T200’ün üstlenebileceği görevlere ilişkin bilgiler veren Balcı, bunu ilk olarak eğitim uçağı olarak kurguladıklarını söyledi. Hem askeri hem sivil alanda uçuş eğitimi ihtiyacının Troy T200 ile karşılanabileceğini dile getiren Balcı, “Normalde 2 kişilik olarak çıkarıyoruz, aslında 4 kişilik bir uçak. Arka iki koltuğu da koyduktan sonra genel amaçlı olarak herkesin kullanabileceği bir uçak olacak” dedi.

Balcı, planladıkları uçuş tarihine ilişkin soruya, “Bize uçurun izni geldiği anda uçuşumuza hazırız” yanıtını verdi.

Troy T200’ün pazar potansiyeline ilişkin de bilgiler veren Balcı, şunları kaydetti:

“Bu sınıfta bir uçak almaya çalıştığınızda size minimum 1-1,5 sene sonrasına gün veriyorlar. Büyük bir pazar ve pandemiden sonra çok daha fazla büyümeye başladı, çok fazla talep var. Fabrikalar da buna yetişemiyor. Hedefimiz 2023 yılını testler ve sertifikasyonla geçirip 2024 itibarıyla seri üretime geçip satışlara başlamak.

İlk etapta T200’de aslında uçak yapmayı öğrendik. Bu tecrübelerimizle, sadece iki koltuk koyarak, motoru değiştirip daha da güçlendirerek 4 kişilik bir uçağımız şu an hazır. Bunun yanında gövdeyi 80 santim daha uzatıp 6 kişiliğe büyüteceğiz. Uçağımızı ilaçlama ve yangın söndürme amaçlı da kullanılabilir hale getireceğiz.”

Hedef yerli motorla uçmak

Aviyonik ve motor haricinde uçak üzerindeki her şeyi kendilerinin yaptığını anlatan Emre Balcı, “İlerleyen zamanda motor konusunda Türkiye’de bir ilerleme olduğu takdirde yerli motorları da uçağımıza entegre etmeyi düşünüyoruz. Türkiye’de üretilen yerli motorların teorik denemelerini yaptık. Özellikle TEI’nin ürettiği PD-170 motorunu teorik olarak uçağımıza entegre ettik ve tamamen uyduğunu gördük. Herhangi bir sıkıntı gözükmüyor. Pratikte ilerleyen zamanda bakacağız. Hedefimiz gökler, inşallah bizden sonraki nesil de bu uçakla beraber çok daha güzel uçaklar çıkaracaktır” değerlendirmesinde bulundu.