Türk Hava Yolları (THY) Atatürk’ten İstanbul Havalimanı’na taşınmasıyla birlikte gelecek projeksiyonlarına göre verdiği uçak siparişlerinin teslimatlarında ciddi sorunlar yaşadı, yaşıyor. THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, bu yıl ‘Boeing 737 MAX’ sorunu ile ‘Airbus A321neo’ teslimatlarındaki gecikmelerden muzdarip olduklarını defalarca ifade etti. Milli havayolu bu sene sipariş ettiği uçakları ya teslim aldı kullanamadı, ya da Airbus örneğinde olduğu gbi zamanında teslimatın yapılmaması sebebiyle problemler yaşıyor.
Dünyada yolcu uçağı üreticisi sadece iki büyük şirket var. Alternatifleri yok. Birinin hasta olması, önemli rahatsızlık geçirmesi diğerine de iyi gelmiyor. Onu da rahatsız edebiliyor. ‘Boeing’de sorun var Airbus yaşadı’ gibi bir durum söz konusu değil. Nitekim şu an dünyanın gündeminde ve eleştiri oklarının hedefinde Boeing var. Tüm dünyada havalimanlarında yerde yatan, Seattle’de Boeing fabrikasının her tarafını dolduran 737 MAX’lerin ne zaman havalanacağına dair haberin ABD Federal Havacılık Dairesi’nden (FAA) gelmesi bekleniyor. Gözler FAA’de. Ama sonrası da o kadar kolay değil. Aylarca yerde yatan uçakların havalanabilmesi için de yine zamana ihtiyaç olacak.
İki şirketle yolcu uçağı üreten dünyada ise devreye üçüncü veya dördüncü şirketlerin girmesi ve rekabet etmesi kısa vadede pek mümkün görünmüyor. Kanada’nın çeşitli kategorilerde uçak, demir yolu ve toplu taşıma araçları üreten devasa şirketi Bombardier’in yolcu uçağı tarafı, bölgesel uçak bariyerini aşıp bir türlü başarılı olamadı. En son CSeries Uçak Programı’nı geliştirdi. Ama istediği hedefe ulaşamadı.
Brezilyalı iş jeti ve yolcu uçağı üreticisi Embraer de bölgesel uçak pazarından çıkıp, Boeing ve Airbus ile rekabet edebilecek modelleri geliştirmede sorunlar yaşadı. Nitekim Airbus, Bombardier’in CSeries Uçak Programı’na ve Boeing de Embraer’e ortak oldu. İkisi de büyük iki üreticiyle işbirliği yapmak durumunda kaldı.
Kanada ile ABD arasında Kanadalı Bombardier’in ABD’ye maliyetinin altında uçak satışı yaptığı iddiasıyla sorun yaşanmasından sonra Airbus devreye girmiş ve Bombardier’in CSeries Aircraft Limited Partnership şirketine yüzde 50,01 oranında ortak olmuştu. Boeing de bir nevi bu işbirliğine cevap olarak Embraer ortaklığa gitmiş, 4.75 milyar dolar değer biçilen ticari havacılık bölümünün yüzde 80 hissesine 3.8 milyar dolara satın almıştı.
Bölgesel uçak pazarındaki iki önemli ve öncü şirket, yıllarca uğraşmalarına rağmen sonunda iki dev yolcu uçağı üreticisine adeta teslim oldular. Bu durumda Rusya, Çin ve Japonya’nın yolcu uçağı projeleri için biraz daha sabırlı olmak gerekecek.
Neden mi?
Yolcu uçağı geliştirmek, ihtiyaca göre çeşitliliğe giderek üretimde uçak ailesi oluşturmak, rekabette verimliliği yakalamak, pazar edinmek ve pazarda tutunmak öyle kolay olmuyor. Japonya’dan iki önemli şirket Mitsubishi bölgesel uçak, Honda ise iş jeti için yıllarca uğraştılar. Halen daha istedikleri noktaya gelebilmiş değiller. Mitsubishi, bu sene Paris Airshow’da Kanadalı Bombardier firmasının bölgesel yolcu uçağı üretimi bölümünü satın alacağı haberiyle kendini bir kez daha hatırlatmıştı.
Bombardier bir türlü başarılı olamadığı bölgesel jet üretimi işinden çıkmaya çalışırken Japon Mitsubishi de Bombardier’in mevcut müşterileri ve teknik destek ağından faydalanarak kendi iş modeliyle böyle bir adım attı. Bombardier’in bölgesel uçak bölümünün satın alınmasıyla Mitsubishi Aircraft Corporation tarafından geliştirilen uçağın adı da SpaceJet olarak değiştirildi. Yeni pazarlama stratejine gidildi.
ABD pazarına odaklanmayı planlayan Mitsubishi, uçağın adındaki Japon çağrışımlı ismini SpaceJet olarak değiştirdi, ama sonrası pek de iyi olmadı.
Mesela iki gün önce Mitsubish için olumsuz bir gelişme daha yaşandı. Daha önce Japon All Nippon Airways (ANA) uçak siparişlerini iptal etmişti. Bu defa Mitsubishi’nin en önemli müşterilerinden, ABD’de bünyesinde 3 ayrı bölgesel havayolu bulunduran Trans State Holdings, 50 adedi kesin, 50 tanesi opisyonlu olmak üzere toplam 100 adetlik 88 koltuk kapasiteli Spacejet M90 siparişini iptal etti. ABD pazarının ihtiyaçlarını karşılamadığı için iptal kararı verildiği açıklandı. Ama Mitsubish’i yeni modeli SpaceJet M100 uçağıyla görüşmeleri sürdürdemek istiyor.
Hasılı Japon şirketler yıllardır çeşitli alanlarda havacılık endüstrisiyle iç içeler. Çinli ya da Rus şirketleriyle kıyaslandığında sivil uçaklarda açık ara algı olarak öndeler, ama başarı zor geliyor.
Mesela Rusya’nın ürettiği 2 yolcu uçağı modeli Teknofest’e geldi. Boeing 737 ve Airbus A320 serisine rakip olarak geliştirilen Rus yolcu uçağı Irkut MC-21 ve bölgesel yolcu uçağı Sukhoi SuperJet 100 gösterilerini yaptılar, ama henüz sipariş tarafında bir şey yok. Çin’in üreteceği yolcu uçakları nasıl olur, hayalini bile kurmak zor.
Çin’e dünyanın en büyük havacılık sektörünün oluşacağı gözüyle bakılıyor. Batılı şirketlerle rekabet için 10 yıldır yoğun çalışılıyor. Bu amaçla kurulan Çin Ticari Uçak Şirketi’nin (COMAC) geliştirdiği uçaklarsa ciddi olarak eleştiriliyor. Boeing ve Airbus’a yakın zamanda rakip olmasına ihtimal bile verilmiyor.
Her türlü devlet desteğini arkasına alan COMAC’ın başarılı olması halinde dünya havacılığı içinde yeni bir dönemi başlatacağını söylemek mümkün. Fakat şu ana kadar ürettiği ARJ21 ve C919 model uçaklarıyla başarıya ulaşamadı. Üçüncü modeli ise Rusya ile birlikte geliştiriyor. Rusya-Çin ortak yapımı CR929 modeli 280 yolcu kapasitesi olarak tasarlandı. Bu ortaklıktan nasıl bir uçak ortaya çıkacağı da çok merak ediliyor.
Sovyetler Birliği döneminde 4 ayrı yolcu uçağı üreten şirkete sahip olan Rusya’nın bu konuda endüstriyel birikimi oldukça fazla. Ancak endüstriyel gelişimde Batılı şirketlerin çok gerisinde kalmışlardı. Bakalım iki ülkenin işbirliğiyle üçüncü model Boeing ve Airbus karşısında nasıl bir başarı yakalayacak?
Görüldüğü üzere sadece THY değil, dünyadaki tüm havayolları yeni uçak üreticileri ortaya çıkıncaya dek Airbus ve Boeing’in kıskacında olacak…
Bu gönderi kategorisi hakkında gerçek zamanlı güncellemeleri doğrudan bildirim almak için tıklayın.